"Cumhurbaşkanım! Protestocuları kamerayla tespit etmeye çalışan RTE Tophane'de galerilere saldıranları da tespit eder mi acaba?"
Tophane Galeri Non’da Extramücadele’nin yeni sergisinin açılışındaydım bu gece. Yüzlerce kişinin katıldığı geceye Tophane esnafı-sakini olduğunu tahmin ettiğimiz 20 civarında kişi tam anlamıyla bir baskın gerçekleştirdi. Bu, saldırının sadece bir koluydu. Tophane Artwalk diye tabir edilen bölgedeki diğer sanat galerilerine de saldırılarda bulunuldu. Önce 1 Mayıs’lardan aşina olduğumuz polis silahı biber gazıyla saldıran grup ardından serginin ziyaretçilerinin üzerine yürüdü, kadın-erkek ayrımı yapılmadan bira şişeleri sırtlarında ve kafalarında kırıldı, masum kalabalık tekme tokat oradan uzaklaştırdı. Birbirini korumaya çalışan insanlar çok kısa sürede kaçtı veya yakındaki iş yerlerine sığındılar. İçeride ise farklı bir senaryo yaşanıyordu, biber gazına maruz kalanlar, dışarıya çıkıp dayak yememek için galerinin üst katlarına koşarak yan binaya sığındılar. Sanki bir sanatçının sergisinde değil de Nazi işgali altında bir kentteymiş gibi. Yaralananlar, “molotof kokleyli de olsaydı Sivas Katliamı olacaktı” diyor. Ciddiyetini düşünebiliyor musunuz? Bir sergiye gidiyorsunuz ve biber gazı yiyor, dayak yiyor, yaralanıyorsunuz.
Saldırının ertesinde hemen ntvmsnbc’nin internet sitesini kontrol ettim ve tamamen yanlış ve eksiklerle dolu bir haberle karşılaştım.. Saldırganların toplamda 20 kişi olduğundan bahsediliyordu, fakat sadece tek bir galeriye 20 kişi saldırmıştı. Toplamda yaklaşık 100 kişilik örgütlü bir saldırıydı bu. Ardından polisin saldırganları “yatıştırdığı” yazıyordu. Polisin saldırı anında gelmemesi bir yana, ortada “yatıştırılacak” bir durum yoktu. İki sevgilinin kıskançlık kavgası değildi bu. Biber gazından hiçbir şekilde bahsedilmeyen haberde ayrıca polisin sokakta güvenlik önlemleri aldığı yazıyordu. Orada olan birisi olarak o sokakta bir polis arabası dışında hiçbir güvenlik olduğunu söyleyemem. Bir diğer hata ise saldırının “sokakta içki içilmesi” yüzünden olduğu idi.. Sergi’deki içki servisini yapan genç hanım ile yaptığım konuşmada öğrendiğime göre saldırganlardan biri önce sergiyi gezmiş, bir içki almış ardından sergiden çıkmış ve sonra bir grup ile gelip saldırmış. Dolayısıyla bunun içki ile hiçbir alakası yoktur. Olduğunun söylenmesi de yanıltmaktır, hatta belki başka politik niyetleri hasıraltı etmektir. NTV’nin böylesine yanlış bir haber yazmasının sebebi ise çok farklı bir bahis konusu. Bir başka dezenformasyon ise Emniyet ve Belediye zabıtadan geliyor. Bilgiye göre “Firuzaga da cikan “kavga” içki yüzünden değil sokaktan geçen bir kadına sarkıntılık yüzünden”.. İnanabiliyor musunuz? Bir kadına sarkıntılık ediliyor ve ardından galeriye biber gazı atılıyor.. O biber gazı nasıl, ne amaçla ve nereden temin ediliyor? Artık bunun örgütlü bir terör saldırısı olmadığını söylemek imkansızdır.
Twitter, friendfeed ve ekşisözlük gibi platformlarda kıyamet kopuyor. Kutuplaşma iyice keskinleşiyor, herkes Türkiye’nin çok daha tehlikeli ve yaşanmaz bir ülke haline geldiğini düşünüyor. Olay yeterince korkunç, fakat bu insanların bu cesareti bulabilmeleri çok daha korkunç.
Saldırılar sırasında fiziksel yaralar alanlar oldu. Fakat bu gece hepimiz bir kere daha yaralandık; demokrasiye, Türkiye’ye ve en önemlisi aidiyetimize olan inancımız her geçen gün daha da azalıyor. Bu “terör” saldırısının suçlularının cezalandırılması bir yana, yakalanacaklarına bile inanmıyoruz. Yakalanacak da bir durum yok zaten, polisler saldırganların hepsini tanıyor.
Birilerinin ölmesi mi gerekiyor?
Sera Kalkavan"
23 yorum:
Gecmis olsun.
Kahrolsun fasizm !
kahrolsun faşizm..!
söylemeye dilim varmıyor ama, birileri ölse de birşey değişmiyor. herkese geçmiş olsun. yanınızdayım.
yok artık ya!
akıl ve ruh sağlığı toptan bozuk halkım...
büyük geçmiş olsun :(
saldırıda verilen maddi zararın (insanlara ve mekanlara) fotoğraflarını güzel çekin ve internete yayın.
inanılmaz bir olay, durumun vahimiyeti ağlatıyor. nasıl bir provakasyon, kimler neler düşünüyor geçmiş olsun'la geçse gitse hepsi keşke...
1979 TA ÜNİVERSİTEDEN TESADÜFEN CANLI OLARAK MEZUN
OLAN BİRİ OLARAK DİYORUMKİ. BİR DAHA O GÜNLERE DÖNMEYELİM BUNUN İÇİNDE DEVLETTEN CİDDİ TALEPLERDE BULUNALIM .KAHROLSUN DEMEKLE HİÇ BİR ŞEYİN OLMADIĞINI KAHROLDUKTAN SONRAMI ÖĞRENECEĞİZ.
Yer Tophane, 2010 Kültür Başkenti(!) İstanbul'un göbeği... Halk(!), sanata, sanatçıya ve sanat severe saldırıyor. Halk bira şişeleri, biber gazları(?)yla saldırıyor. Sivas katliamının bir ikincisi yıllar sonra İstanbul da yaşanıyor. Bu son olmayacak, bu sadece başlangıç... Bu halk daha önce de başka dinden başka ırktan oldukları için yine İstanbul da insanları öldürdü, evleri dükkanları yıktı yağmaladı.
Eğer sesimizi yükseltmezsek aynı cesaretle devam edecek. Sıra hepimize gelecek! Bununla ilgili kısa süre içerisinde bir protesto olacağını tahmin ediyorum. Hep birlikte katılmayı öneriyorum. Gerekirse gidip o sokakta bütün gece içki içelim ya da her neyse...
İşte çözüm soranlara, çözüm tam da bu noktada başlıyor.
*Fırat Can Tokuri
Herşey güllük gülistanlıkmış gibi yapılıyor. Bedeli çok ağır olabilir. Biz neden apolitiğiz bu kadar???
Sayın fırat Can Tokuri ve tum arkadaşlar yazdıklarınıza katılıyorum.. gerekirse sabaha kadar içelim demişsiniz, belki bilenleriniz vardır. Tarihi Moda iskelesinde alkol yasaklandıgında böyle bir boykot yapılmıştı sonucu hakkında bir bilginiz varmı?
Sera hanım, geçmiş olsun diliyourm
Leyla
Sevgili Sera,
Bahsettiğin dezenformasyonların birkaçından sorumlu olma ihtimalim var. Daha olay yerindeyken Doğan ve Doğuş gruplarını ben aradım ve olay yerinde istedikleri kişilere ulaşana kadar muhabirleri de yönlendirdim. Yaklaşık 20 kişi benim gördüğüm kısmıydı, görmediğim şeyi anlatamazdım. Biber gazını da yaşamamıştım. İçkinin de burada "resmi bahane" olduğu ortada.
Bence o an önemli olan olay kayıplara karışmadan gerekli kişileri oraya getirmekti. O yüzden dilerim sen de patlayan bir olaya acil müdahale sırasında çıkacak ufak parazitlerin, olayın olabildiğince çabuk gerekli kaynaklara ulaşmasından daha önemli olduğunu düşünmüyorsundur. En azından Radikal bu habere çok yönlü olarak yaklaşmaya devam edecek, şu an Cezayir'de de bir basın toplantısı var. Olanların tam portresi ortaya çıkacaktır.
İzniniz olmadan yazıyı gazetemize koyduk anlayışınıza sığınıyoruz.İyi günler dilerim
http://www.seffafgazete.com/yonetim/yonetim_haber.asp?islem=duzenle&id=3306
sergıye gıden arkadasımın sergı fotograflarını cektıgı makinasının hafıza kartılarını almışlar..varmı böyle bi rezilllikkkkkkkk!
Mutlu Bey,
Öncelikle verdiğiniz link yönetim paneline açılıyor. Ne gazetenizi ne de yazıyı görebiliyoruz. Gazetenin nasıl bir kimliği olduğunu görmeden, sorulmadan yayınlanmasını doğru bulmuyoruz.
Bence galeriyi oldugu gibi birakin etrafi temizlemeyin, saldirinin izlerini oldugu haliyle sergileyin, cunku bu saldiri hepimize yapiliyor aslinda. Bunu paylasin ki insanlar dehsetin baskinin boyutunu anlasin.
Ezgi Hanım,
sadece http://www.seffafgazete.com yazarsanız siteye girebilirsiniz.
(siteyle hiçbir ilgim yoktur, yorumları gördüm ve yardımcı olmak istedim)
http://www.tophanehaber.com/goster.asp?nereye=yazioku&ID=123
http://www.tophanehaber.com/goster.asp?nereye=yazioku&ID=124
http://www.tophanehaber.com/goster.asp?nereye=yazioku&ID=127
bu siteden tezgahlanmış sanki herşey
geçmiş olsun hepinize, çok sancılı ve karanlık bir dönemin ayak seslerini duyar gibiyim. umarım yanılırım...
http://www.seffafgazete.com/haber_detay.asp?haberID=3306
Kahrolsun demekle, kınamakla, içelim protesto edelim demekle olmuyor arkadaşlar. Bu olayın gündemde kalmasını, gerekli mercilere ulaşmasını sağlamak. Tüm gazetelere iletmek gerekiyor. Olabildiğince kişiye duyurusu yapılmalı. Bugün bu olursa, yarın olacakları düşünmek bile istemiyorum. 2.bir Madımak hadisesine az kaldı..
Sanatsız bir toplum yalnızlaştırılmış kölelere benzer, yobaz saldırıyı kınıyorum.
Olayin arkasinda bolgenin Emlak ranti uzerinden bir Hesap pesindeki insanlarin kiskirtmasi olmasi da mumkun. Yobazlar vs. Referandumda evet ciktigi icin saldirdilar demek ya koyuniyetli ya da safdil bir aciklamaya siginmak olur.
Yurtdisindan bu olaylari uzuntu ile izliyorum. Ulkem sanki hosgorusunu ve sag duyusunu kaybetmis durumda. Zor bir donem ama her seyin bir sonu oldugu gibi bu cahiliyet ve yobazligin da bir sonu olacak
Yorum Gönder